Muhasebenin Temel Kavramları
Muhasebenin Temel Kavramları ; Sosyal bir bilim dalı olan muhasebe yöntem ve uygulamalarının kişisellikten mümkün olduğunca kurtarılması için uluslararası nitelik taşıyan bazı kavramlar üretilmiştir. Muhasebe uygulamalarında yön veren bu kavramlara “Muhasebenin Temel Kavramları” denir.
Muhasebenin Temel Kavramları 12 tanedir.
1) Sosyal Sorumluluk Kavramı; muhasebenin organizasyonunda, muhasebe uygulamalarının yürütülmesinde ve mali tabloların düzenlenmesi ve sunulmasında; belli kişi veya grupların değil, tüm toplumun çıkarlarının gözetilmesi ve dolayısıyla bilgi üretiminde gerçeğe uygun, tarafsız ve dürüst davranılması gereğini ifade eder. • Mal alımı, mal satımı, alacak tahsili, bankaya para yatırma,fatura ödeme vb. Mali Nitelikli İşlem • Kaydetme • Sınıflandırma • Özetleme Muhasebe Süreci • Bilanço • Gelir Tablosu • Nakit Akım Tablosu • Özkaynak Değişim Tablosu Raporlama 5 İşletme bir kredi kuruluşundan kredi talebinde bulunurken kârı yüksek göstermek, vergi beyannamesi verirken karı düşük göstermek muhasebecinin sosyal sorumluluğu ile çelişir. Bu durum işletme sahipleri yararına, vergi idaresi zararına bir sonuç doğurur.
2) Kişilik Kavramı, işletmenin sahip veya sahiplerinden, yöneticilerinden, personelinden ve diğer ilgililerden (işletme ilgilileri) ayrı bir kişiliğe sahip olduğunu ve o işletmenin muhasebe işlemlerini sadece bu kişilik adına yürütmesi gerektiğini öngörür. İş adamı A, çocuğunun özel okul taksitini işletmesinin kasasından ödetebilir. Ödenen bu tutar, kişilik kavramı gereğince işletmenin giderleri arasında yer almaz. Bu ödeme söz konusu kişinin özel (cari) hesabına kaydedilir.
3) İşletmenin Sürekliliği Kavramı, işletmelerin faaliyetlerini bir süreye bağlı olmaksızın sürdüreceğini ifade eder. Bu nedenle işletmenin ömrü, sahiplerinin ya da hissedarlarının yaşam süreleriyle bağlı değildir.
4) Dönemsellik Kavramı, işletmenin sürekliliği kavramı uyarınca sınırsız kabul edilen ömrünün, belli dönemlere bölünmesi ve her dönemin faaliyet sonuçlarının diğer dönemlerden bağımsız olarak saptanmasıdır. Olağan koşullarda, vergi idaresi, bir muhasebe dönemini, bir takvim yılı olarak (1.1.X - 31.12.X) belirlemiştir. İşletmenin 1 Kasım günü 5 aylık yakıt parası olarak 5.000 TL ödendiğini varsayarsak, bu ödemenin tamamı cari yıla gider yazılmaz. Yalnızca 2 aylık kısmı olan 2.000 TL cari yıla gider yazılır. Kalan 3 aylık kısmı ise gelecek yılın giderini oluşturur.
5) Parayla Ölçülme Kavramı, parayla ölçülebilen iktisadi olay ve işlemlerin muhasebeye ortak bir ölçü olarak para birimiyle yansıtılmasını ifade eder. Muhasebe işlemleri ulusal para birimine göre yapılır. Bu kavram ayrıca muhasebenin yalnızca, fiziki birimlerle (kg, ton vb.) kayıt yapamayacağını da ifade eder. İşletmenin elindeki nakit fazlasını değerlendirmek için satın aldığı $ 100, satın alma günündeki cari kurdan TL’ye çevrilerek kayıtlara alınır. İşletme 10 adet X malı almıştır. Muhasebe, taşıma irsaliyesine istinaden X malını yalnızca adet üzerinden kayıtlara alamaz. Parasal tutar cinsinden kayıtlara alır.
6) Maliyet Esası, işletme tarafından edinilen varlık ve hizmetlerin muhasebeleştirilmesinde, bunların elde edilme maliyetinin esas alınması gereğini ifade eder. Bazı durumlarda maliyet esası kavramından sapmalar olabilmektedir.
7) Tarafsızlık ve Belgelendirme Kavramı, muhasebe kayıtlarının gerçek durumunu yansıtan ve usulüne uygun olarak düzenlenmiş objektif belgelere dayandırılması ve muhasebe kayıtlarına esas alınacak yöntemlerin seçilmesinde tarafsız ve ön yargısız davranılması gereğini ifade eder.
8) Tutarlılık Kavramı, muhasebe uygulamaları için seçilen muhasebe politikalarının, birbirini izleyen dönemlerde değiştirilmeden uygulanması gereğini ifade eder. İşletmelerin mali durumunun, faaliyet sonuçlarının ve bunlara ilişkin yorumların karşılaştırılabilir olması bu kavramın amacını oluşturur. 6 Bir işletmede amortismanlar, bir dönemde sabit tutarlı yönteme, diğer dönemde ise azalan bakiyeler yöntemine göre hesaplanırsa, aynı işletmede, iki dönem arasında anlamlı karlılık değerlendirilmesi yapılamaz. Anlamlı bir karşılaştırma için, her iki yöntem arasındaki farkın ayrıca değerlendirmeye katılması gerekir.
9) Tam Açıklama Kavramı, mali tabloların, bu tablolardan yararlanacak kişi ve kuruluşların doğru karar vermelerine yardımcı olacak ölçüde yeterli, açık ve anlaşılır olmasını ifade eder. Varlıklar üzerinde bir ipotek varsa, bu durumun bilanço dip notunda belirtilmesi, bilgi kullanıcıları açısından oldukça önemlidir.
10) İhtiyatlılık Kavramı, muhasebe olaylarında temkinli davranılmasını ve işletmenin karşılaşabileceği risklerin göz önüne alınması gereğini ifade eder. Bu kavramın sonucu olarak, işletmeler, muhtemel giderleri ve zararları için karşılık ayırırlar, muhtemel gelir ve karlar için ise gerçekleşme dönemlerine kadar herhangi bir muhasebe işlemi yapmazlar. Bu kavram gereğince kesinleşmeyen gelirler tanınmaz. Buna karşılık kesinleşmese bile muhtemel giderler tanınır. Stoktaki ticari malın piyasa değeri artarsa bu artış mal satılasıya kadar kayıtlara alınmaz ve gelir olarak değerlendirilmez. Ancak, aynı malın piyasa değeri düşerse satılması durumunda ortaya çıkması muhtemel zarar, satış beklenmeden, zarar olarak kayıt edilir. İşletmenin alacağını zamanında tahsil edememesi durumunda işletme için zarar olasılığı ortaya çıktığından işletme söz konusu tutarı zarar yazabilir. İşletmenin kısa vadeli olarak aldığı çeşitli hisse senetlerinde, sene sonunda oluşan değer düşüklüğü dikkate alınır.
11) Önemlilik Kavramı, bir hesap kalemi veya mali bir olayın nisbi ağırlık ve değerinin, mali tablolara dayanılarak yapılacak değerlemeleri veya alınacak kararları etkileyebilecek düzeyde olmasını ifade eder.
12) Özün Önceliği Kavramı, işlemlerin muhasebeye yansıtılmasında ve onlara ilişkin değerlendirmelerin yapılmasında biçimlerinden çok özlerinin esas alınması gereğini ifade eder.